Batı Trakya Türkçesi sadece şîve mi?


Başı sıkıcı olsa da dile meraklı olanlar, mutlaka okuyun efendim.

Lehçe (Diyalekt) farklılıkları geniş veya dağınık coğrafî alanda kullanılan her dilde var. Bizim günlük yaşamımızda duyduğumuz ve konuştuğumuz dillerin: Türkçe’nin, Yunanca’nın, İngilizce’nin ve hatta Pomakça’nın da lehçeleri var.
Lehçe anlam itibariyle şîvenin iz düşümü. Sadece, lehçe, dil treninin birinci mevki kompartımanı.
Bu arada lehçe ve şîve kelimelerinin fışkırdığı kaynak farklı: Biri Arap, diğeri Fars kökenli. Gerçi Refik H. Karay, “Anadilini bütün lehçe ve şîveleriyle bilirdi.” derken, boşuna lehçe ile şîveyi ayrı ayrı vurgulamıyor elbette. Şive ağız, yani söyleyiş özelliği. Lehçe’de ise hem bu, hem de söz dizimi işe giriyor.
Genelde Batı Trakya Türkçesi anlatılırken daha çok Batı Türkçesinin beş lehçesinden biri olan Anadolu lehçesinin içerisindeki ağızlardan biri olduğu söylenir. Rumeli ağzı falan gibi. Ve ben bu tasnifin günümüz Batı Trakya’sında kullanılan Türkçe için doğru olduğunu düşünmüyorum.
Dilbilimci değilim elbette. Bu yüzden Türk dillerini ikiye, yani Batı ve Doğu Türkçesi diye ayıranlara, Batı Türkçesini lehçelerle kümeleyenlere ve Batı Türkçesinin bir lehçesi olan Anadolu lehçesi içindeki pek çok ağızlardan birine de Rumeli şîvesi denmesine, dil uzatacak hâlim yok. Sadece Batı Trakya Türkçesinin Rumeli ağzı içerisinde sıkışan bir kavram olarak kalmasına karşıyım. Çün-
kü bu tasnif yeterli ve doğru değil. Bir kere ister şîve olsun isterse de lehçe, her ikisi de ağız demek son tahlilde. Tasnif yapacağım diyerek önce dili ikiye, ardından lehçelere, ardından şîvelere ayırırken, Batı Trakya Türkçesini tutup sadece bir Ru-
meli şîvesi olarak değerlendirmek, hadi diyelim eskiler için uygundu. Günün dilbilimcileri bu tasnifi yeniden gözden geçirmeli. Çünkü, dilin yapısı ve kullanımı (ses ve çekim farklılıkları) ne kadar önemliyse, dilin barındırdığı kelimeler de bir o kadar önemli. Ve Batı Trakya Türkçesi, Anadolu lehçesi içerisindeki bir şîve olmadan fazlasını hak ediyor.
Batı Trakya Türkçesinin kendine özgü kelimeleri, sözcükleri var. Bu kelimeler Türkiye lügatlarında bulunmayan, Anadolu lehçesinin barındırmadığı sözcükler. Buna Batı Trakya Türkçesine girmiş Yunanca kelimeleri de eklemek lazım. Yeri geldi ifade edeyim, Batı Trakya Türkçesine giren Yunanca sözcükleri ben dejenerasyon olarak değerlendirmiyorum. Aksine ikidilli olacaksak veya olmalıysak, bunu faydalı buluyorum. Üstelik bunu yanlış bulanlara, Türkçe’de karşılığı olmasına rağmen “okeylemek” sözcüğünün TDK’nın en son çıkan sözlüğünde ne aradığını sorgulamalarını istiyorum. Türkiye Türkçesine Türkiyeliler “dejenerasyonun daniskasını” yaparken, bizim gibi her an ikidilli olan Batıtrakyalıların yaptığı hem masum hem faydalı.
Doğrusu ikidilli, güzeli ise üçdilli olmamızdır. Hâl böyle olunca ikidilli ve aktif olarak bu iki dili kullanan bireylerin kendi anadillerini kendilerine has bir dile çevirmeleri de çok normaldir.
Batı Trakya Türkçesinin kendine özgü, kendine has sözcükleri var demiştik. Bunları Türkiye Türkçesi lügatlarında bulamazsınız demiştik. Peki bizim Batı Trakya Türkçesinin bir lügatı var mı? Yok!.. Zaten Anadolu lehçesinin alt tasnifi olan Ru-
meli şîvesinin içine sıkışmamızın nedeni de bu!.. Gerek Türkiyelilerce bilinmeyen Türkçe kökenli türettiğimiz sözcüklerimizin, gerek anadilimizde kullandığımız Yunanca kökenli sözcüklerimizin, gerekse de Türkiye Türkçesinde bulunup da Batı Trakya Türkçesinde farklı anlamlarda kullandığımız sözcüklerimizin anlamlarını gösteren, kısacası Batı Trakya Türkçesinin bir sözlüğü, bir lügatı, son tahlilde bir kamusu yok. Bu iş meraklılarını bekliyor. Kimbilir bugüne kadar kaç meraklı bu işe başladı, fakat sonunu getiremedi. Olsun varsın! Meraklı olanlar, topluma kılavuz olmak isteyenler! Batı Trakya Türkçesi için lügat hazırlayın. Kullandığınız dilin gerçekte sadece bir şîve, (Fiil çekimleri “kaçıym vb.” veya ses düşmeleri “sülemek, suvan vb.” bir ağız olmadığını gösterin. Arabalarınızın aküsünün değil batariasının boşaldığını, arkadaşınıza telefon etmeyip telefon aldığınızı, çavuş değil lohia dediğinizi, uzaklaşmak yerine arıklandığınızı, çocuğunuzun şımarık değil bayın olduğunu, yazları kavun yerine düğlek yediğinizi, ayağınıza postal yerine arvila giydiğinizi hatırlayın.
Hem unutmayın, Batı Trakya Türkçesi, dil treninin birinci mevki kompartımanına daha çok yakışıyor. Anadolu Anadolu lehçesi altındaki alelâde
bir şîve deyip ikinci mevki kompartımanına değil.

AZINLIKÇA Dergisi
SAYI 29
NİSAN 2007

0 yorum:


Free Blogspot Templates by Isnaini Dot Com and Supercar Pictures. Powered by Blogger